Lokman (a.s.) Ve Efendisi


Lokman (a.s.) köleydi. Efendisi ona değer verir, oğullarından bile üstün tutardı. Kendisine yemek getirdiler mi adam gönderip Lokman'ı çağırtır, yemeğe önce onun başlamasını ister, sonra kendisi yerdi. Bu suretle onun artığını yer, onun yemediğini ise yemezdi. Ye­se bile gönülsüz yerdi. 
Bir gün bu zata hediye olarak bir karpuz getirdiler. Hizmetçiye:  
- Git, Lokman'ı çağır, dedi.
Lokman gelince, efendisi karpuzu kesip
ağzım bir ateştir sardı, boğazı yandı. Acılığından adeta ona bir dilim verdi. Lokman o dilimi bal ve şeker yercesine yedi. Bunu gören efendi ikin­ci dilimi kesip sundu. Böyle böyle Lokman bütün bir karpuzu yedi, sadece bir dilim kaldı. Efendisi:
- Bunu da ben yiyeyim, dedi, bakalım tadı nasılmış.                 
Lokman'ın iştahla ve zevkle yemesinden ona da iştah gelmişti;
Efendisi o dilimi yer yemez, karpuzun acılığından kendisini kaybetti. Sonra Lokman'a:
- Böyle bir zehiri nasıl oldu da tatlı tatlı yedin? Neden böyle sab­rettin? Niye yiyemeyeceğini söylemedin, dedi.
- Senden bugüne dek o kadar ikramlara nail oldum ki, dedi Lok­man, bu karpuzun acı olduğunu söylemeye utandım.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şehzade gerçek aşkı nasıl buldu?

Mevlana'dan Öğütler ve Nasihatler

Başımıza ne geliyorsa...